Hepimiz zamam zaman belirli travmalar yaşıyoruz.
Bunlar aslında zamanına uygun olan sorunlardan ziyade
Çocukluktan aileden kalan travmalar
Ve bunları aşabilmek için bazılarımız çok çaba sarf ederken,
Bazılarımızda salıyoruz ve hep bu zamanda yaşadıklarımızı sorguluyoruz.
Halbuki bu travmalar çocukluktan gelen sorunların!
Ailevi problemlerin,
Ailesel baskıların,
Bastırılmışlığın,
İrdelenmiş olmanın,
Saçma sapan her şey için verilen cezaların,
Oturup arkadaş gibi davranmak yerine,
İlk önce cezalandırma ve şiddet e bağlı yetiştirilmenin;
Çocukluktan kalan travmaları var üstünüzde.
Hayatımızı bu travmaların ve suçlamaların altında şekillendirdik.
Zamanla aşamadığımız sorunları,
Başkalarını suçlayarak,
Bize yapılanların hırsını başkalarından çıkarmaya çalışarak,
Hayatımızı daha da çıkmaza soktuğumuz zamanlar oluyor hepimizin.
Bu çıkmazlar içinde, başkalarını suçlamaya devam ediyoruz.
Zamanımızı çalmaya devam ediyoruz.
Hayattaki hatalarımızı başkalarına yüklemek yerine, kabul edip düzeltmeye çalışmıyoruz.
Hayatımızı değiştirmek için mücadele etmiyoruz.
Travmalarımızı atlatmak için savaşmıyoruz.
Bunların yerine hatalarımızı başkalarına, yükleyerek kendimizi kandırıyoruz.
Zaman içinde bu hataları bende yaptım!
Düzeltmek için kendimi,
Kendimle çok mücadelem oldu.
Kitaplar okudum,
Belgeseller izledim,
Biyografiler izledim,
İnsanlardan yaşam hikayeleri dinledim.
Anladım ki bir ailenin yetiştirme tarzı,
Aslında gelecekteki hayatımızın başlangıcı.
Çocuklukta yaşadığımız,
İyi ve kötü tüm anılar;
Geleceğimize ayna tutuyor.
Biz ne kadar iyi şeyler yaşamışsak!
O kadar güzel bir hayata ulaşıyoruz.
Ne kadar kötü şey yaşadıysak!
O kadar kötü bir hayata ulaşıyoruz.
Adımlarımızı atıyoruz ve seçeneklere ayak uyduruyoruz.
Peki mecbur muyuz?
Bence değiliz!
Değişmek elimizde,
Olası olanı kabul etmemek,
Kendini yeniden inşa etmek,
Bizim elimizde,
Bazen bunun için destek gerekiyor.
Ben bu destekleri
Kitaplardan, belgesellerden, okuduğum notlardan, aldım lakin yetmedi eksik kalan kısımlar vardı.
Kendimi eleştirmeye, kötü olan şeyleri de düzeltmeye başladım.
Öncelikle en çok kendimi sevmeye başladım!
Hayatımda yapmam gereken şeyleri sıraladım.
Yatağımı çoğunlukla toplamazdım,
Toplamaya başladım.
Kıyafetlerimi daha düzenli bir şekilde yerlerine koymaya başladım.
Spora başladım, vücudumu daha iyi hale getirebilmek için sağlıklı olup daha güçlü olabilmek için;
Bazı düşüncelerimi değiştirdim.
Kendimi her anlamda yapılandırmaya devam ediyorum ve edeceğim.
Çağa ve zamana ayak uydurmamız gerekiyor,
Kendimizi daha çok değiştirmemiz gerekiyor.
Ben değişimimin durduğu son zamanlar da!
Aşamadığım ve yaptığım yanlışların farkına varmam gereken zamanda.
Karşıma çıkan bir insan,
Bana hayatımda düzeltmem gereken daha başka şeylerde olduğunu gösterdi.
Bana destek verdi vermeye devam ediyor.
Ben sarılmayı çok seven bir insan değildim.
Bana sarılmanın nasıl bir duygu olduğunu gösterdi,
Düşüncelerimin bazılarının yanlış olduğunu gösterdi,
Sanki hayatıma bir peri sihirli değneği ile dokundu.
Daha fazla değişmeye başladım.
Şimdi bakarken önüme hayatımdaki,
Çocukluğumdaki travmalarımı daha iyi tartmaya başladım.
Onları unut masamda, artık bunların beni üzmesine izin vermeyeceğim.
Dilerim sizlerin de hayatına iyi insanlar girer ve girdiğinde değerini bilirsiniz.
Ben gereken değeri, verebiliyor muyum ona bilmiyorum.
Çünkü halen eskiden kalma kötü anıların etkisinde olduğum ve o travmalara takıldığım zamanlarda kendisini kırdığım anlar oluyor. Sabırla cevaplar veriyor ve beni anlıyor. Bunu biliyorum ve ben özür diliyorum kırdığım için ve kendimle onu kırmamak için savaş veriyorum. Düzeleceğim! hayatıma etkisi çok fazla olan bir insan var, yakınımda bunu biliyor ve teşekkür ediyorum.
İyi ki var ve benim hayatıma bir şekilde bana destek oluyor..
( Bu arada hemen sevgili, gönül ilişkisi, kurabileceğiniz biri olması şart değildir. Hayatınıza dokunacak insanın arkadaş, dost, olabildiğin insan hayatınıza dokunabilir. )
SEN BENİM IŞIK MELEĞİMSİN; HAYATIMI AYDINLATIYORSUN. HAYATIMA GİRDİĞİN VE ACIYAN, KANAYAN YARALARIMA DOKUNDUĞUN İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM

